25 Şubat 2010 Perşembe

İnsanın kendini tarif edemediğine şahitlik

*Duvara dayalı şekilde unutmuşum elimi. Koşuyorum bir yandan. Ellerim kanıyor, derim soyuluyor, kemiklerim kıvılcımlanıyor.

*Bu sessizlik o yüzden işte. "Nedendir bilmiyorum" değil, biliyorum. Yapacak ne var ama?

*Limit aşımına uğramış bir kalp, en sessiz çağlarını yaşayan bir kalp, kendi içinde kendisine bir yoldaş yaratmaya çalışan bir kalp.

*Deli gibi eğlenmek istiyorum. Sonra bir kapı çalmak... Bir kızın açmasını istiyorum o kapıyı. Girmek içeri, kapatmak ağzını, anlatmak kendimi... Düzeltmek her şeyi... Yanlış bildiği her şeyi değiştirmek. Günahsız olmadığımı ama hata yapmayı sevdiğimi anlatmak. Zayıflıklarımı, üzüntülerimi, hislerimi belki. Konuşmayacak, konuşursa sesinden etkileneceğim biliyorum. Sonra bir şarkı dinlemek onunla. Öpmek son kez, ölmek arkasından...

*Mekanlarla insanları bağdaştırdım. Yeni bağdaştırmadım, hep böyleydi... En güzel yerlerde en güzel kişiler yok maalesef.

*Kelepçeler gömdüm mezarına. Bir şiir okudum kan damlayan parmağımdan mezarını göstererek. Attila İlhan 34 FN 346. O şiirdeki kan ile birleşti kanlarımız.

*Hata yapmaktan yorulan insan yanlış yapmaya mahkum adamdır.

*Saçmaladığım için özür dilerim.

Bu yazıyı ne zaman okursanız okuyun, iyi geceler diliyorum..

5 yorum:

Merve Nur Gülbudak dedi ki...

bu saçmalamaksa eğer hep saçmalama lütfen.
Saygılar o zaman,

Berra Bayka dedi ki...

benzer duyguları yaşadığım bir dönemdeyim sanırım.. keyfile içten bir hissedişle okudum yazını..içinde kendimden parçacıklar bulmak güzel.. bir duygunun düşüncenin anlatıldığı satırlar saçma olamaz ..

sevgiler

Afet Ergü Şaşmaz dedi ki...

Bu kudretli gecenin, bizlere hayırlara iyiliklere vesile olmasını temenni ediyor, mevlüt kandilinizi kutluyorum. Sevgiyle sağlıcakla kalınız.

Afet Ergü

Doğa dedi ki...

Resmen içimi dökmüşsün.. benim içimi ama.. Teşekkürler keyifle okuyorum.. okuyacağım..:)

Adsız dedi ki...

Bazen kaderin bana oyun oynadığını düşünüyorum ki bu bir gerçek hala idrak edemem ne acı? Yaşadığım olaylar sonrası buna rastlamam ve kendimi bulamam çok kötü, gerçi bu dünya ne ki biz bulalım bilemiyorum; ama her yazında kendimi bulunca da dünya ne küçük herkes aynı şeyden muzdarip birbirinin kopyası insanlar içlerinde bırakıyor en değerli duyguları...