bugün 14 şubat oldu... bişeyler yazmak istiyorum, kasmak istemiyorum... tuhaf hissediyorum kısacası, koyduğum üç noktalardan ve dikkat etmediğim imla işaretlerinden anlarsınız zaten.
neyse, hiç denk gelmedim ben 14 şubata bir sevgili ile...
ona ettiğim laflar ucu kaçan bahçe hortumu gibi fışkırmadı hiç, imkanım olmadı.
elimi cebime atıp derin derin nefes alarak geçmedim hisardan... hisar kışları en sevdiğim yerdir, hele sis varsa...
aslında çok anısı vardır hisarın... 14 şubat hariç... çok anısı vardır emirganın, beşiktaşın, eminönünün, kadıköyün, libadiyenin, izmirin, modanın, sarıyerin, kilyosun, akatların, nişantaşının, taksimin, etilerin... bunların içinde 14 şubat geçmedi hiç...
sevip-sevilmeme, sevmeme-sevilme durumları arasında 365'te 1 olacak bi ihtimalle olurdu sevgilim. olmadı.
bu bir eksiklik kesinlikle değil...
sadece, ...
ne bileyim işte. sevgiyi aynı düzeyde tutabilen bir adam olduğum için söylüyorum, benim içi diğer günlerden bir farkı olmazdı..
2 yorum:
14 şubatı bende tek olarak karşıladım minik erkeğimi saymazsam tabii,gerçi bekarlığa dönme aşamasında biri olarak pekte hoşnuttum şu teklilik durumumdan ama yazınla beraber şöyle bir geriye baktığımda özellikle 14 Şubat'ın bir anlam ifade etmediğini gördüm.Yaşamayı bilmeyen insanların karşısında 14 şubat çıksa ne olur çıkmasa ne olur...
14 şubata inanmıyorum. insan sevgilisini her gün sever. bana ticaret yapmayın arkadaşım :D sevgililer için 14 şubattan daha özel günler vardır bence.
Yorum Gönder