25 Mayıs 2012 Cuma

Kendi Halinde...

Biz her şeyi değiştirebileceğimize inanan idealistlerdendik
Biz geçmişi bölüp, geleceğe bir pencere açanlardandık
Biz, ceketini sağ kolunda pürüzsüzce taşıyan adamlardık.
Kim duymuştu huysuzun sözünü, yalnızın gürültüsünü
Kim bozmuştu ceketimizin ütüsünü 
Kiminle savaşmıştık kaldırım taşlarında, sabahlara kadar
Kimin için yüzlerce kez değiştirmiştik öykümüzü. 

Biz aslında sessiz insanlardık.
Biz içkimizi çocuklar salona girdiği zaman masa altına saklayan adamlardık
Yıllarca ekmeği gazete kağıdına sardık
Birbirimize kahvelerde çaylar ısmarladık… 
Bir şey oldu sonra. 
Sanıyorum her şey dükkanların daha geç kapanmasıyla,
Küçücük çocukların gece geç saatlere kadar sokakta kalmasıyla başladı
Bir yerde bir hata vardı. 
Görünmez değil, görünür değil, unutulabilecek gibi değil… 
Sanıyorum her şey, 14 yaşında bir çocuğun bıçaklanmasıyla başladı
Telefon kulübesinin hemen yanında, 
Taşları dökme olan duvarın dibinde. 

Biz çok güzel adamlardık. 
Komşusuna balık gönderen insanlardık eskiden. 
Selam bile vermeyen olduk sonradan… 
Maltepe bozulunca bozulduk.
Televizyonlar artınca bozulduk.
Biz hibelerle bozulduk.

En iyiler öldü sonra
İyiler önce ölüyor, kötüler sonra
Gözümü kapatsam Türkan Saylan’ı görüyorum
Ve bir adet haline getirdim artık, 
Ne zaman Kemal Sunal’ı görsem ağlıyorum… 
Ne zaman Atila İlhan duysam içim sızlıyor
Orhan Veli’nin de kendi sesinden şiirleri çıkmış, 
Dinleyince yeryüzünde bir paçavraymışım gibi hissediyorum. 

Biz aslında iyi adamlardık.
Bir şeyler bozdu bizi.
Belki vicdanımız, kaybettiğimiz hürriyetimiz, 
1 Mayıs’larda kardeşçe çekemediğimiz halaylar, 
Bakanlara atamadığımız yumurtalar belki… 
Belki de sessiz kalmamız, içerde yatan yüzlerce insana
Bir şeyler bozdu bizi.




Gökmen Kaya

Hiç yorum yok: