21 Ağustos 2008 Perşembe

Hayata dair 3 [Babam Üzerine]


Dünyanın en güzel babasına sahip olmak ne kadar da güzel bir duygu ama !
Bugün bir sefer daha anladım.. İkimiz de kendimizce görmüş, geçirmiş insanlar olduğumuzdan iletişimimiz farklı bir boyutta. O konuşmasa da ben hareketlerinden ne demek istediğini anlarım, konuşmalarından, gözlerinden...
Beklentilerimiz birdir, fikirlerimiz, ayrı düştüğümüz konu çok nadirdir. Tartışırsak da baba oğul gibi değil de, insandığımız davanın ağırlığını katarak dişe diş savunuruz hissiyatımızı. Geçenlerde beni öven bir müşterisinin sözünü keserek şöyle dedi. ''Nasrettin hoca beklenmedik bir şey yapmış, ona 'kavuğundan utan' demişler, O'da kavuğu çıkarıp 'marifet kavukta ise buyur sen tak' demiş. Yani bağlamak istediğim yer Deniz Hanım, beni övmeyi bırakınız. Onun içinde varmış'' dedi. Nasıl onur duydum ifade etmem neredeyse imkansız, ki ben normalde kendini gayet rahat ifade edebilen bir adamım. Bugün de --sanırım hala üniversiteyi kazanmamın mutluluğu içinde-- gayet sıcak bir şekilde iyi 'beyefendi'' konuştuk, o sırada içeriye bebek arabalı bir kadın geldi. Çok tatlı bir çocuk, gözleri simsiyah, cam gibi, saçları seyrek, kaşları yüzü hareketsizken telaşlı ifadesi veren bir yüzü var... Babam kapıya yanaştı, ''ne tatlı bebek'' dedi. Sonra bana döndü; ''bu da benim oğlum'' dedi. ''Zaman nasıl da geçiyor'' dedi ve hafif bir iç çekti. ''Gökmen'de buna benziyodu, o hallerini hatırlarım, hatta sonrası daha belirgindir, benim hanım beni arardı '10 dakikaya oradayız' derdi. Ben kapıya çıkardım, beni gördü mü yıkardı ortalığı çığlık çığlığa bağırırdı. 'babaaaaaaa, babaaaaaaa..' ben çıkar koşardım, içe basardı o zamanlar tek ayağını, suratı tombul tombuldu, sarılırdı yanak yanağa verirdik'' dedi. Ara sıra da gözleri bana kayıyor, düşündükleri zihnimde gayet net.. O da anladı, güldüm ben, o da güldü. Kalkıp sarılasım geldi ama kalabalıktı içerisi, sarılamadım. Az önce sarıldım ama mesela, o zamanki sarılamamamın da acısını çıkartarak hemde, birikmiş bir özlem ile, içten, samimi...
Şükrettim sonra, Sezen Aksu'nun dediği gibi, ''kısa ve zor bir macera ömür'' bu kısa ömürde, böylesi bir babaya sahip olmak harikulade bişey ! Ne mutlu bana !

Hiç yorum yok: